Zamanımızdaki birtakım kocaların eşlerini korkutmak veya baskı altına almak için "boşadım" gibi sözleri kolaylıkla kullandığı görülüyor. Boşama konusunda kendilerine din tarafından yetki verildiği gururuna kapılarak ve adeta bunun sarhoşluğu içinde büyük sözler sarf edebiliyorlar. Sonra en büyük pişmanlığı da aslında kendileri yaşıyorlar. Çözüm bulmak umuduyla bir oraya bir buraya koşuyor, bütün aile mahremiyetlerini etrafa saçıyorlar.
Halbuki, bugün, boşanmanın en iyi yolu, öyle sözler sarf etmeden mahkemeye gitmektir. Mahkeme süreci işe ciddiyet katar ve daha sağlıklı düşünmek için zaman tanır. Zaten sırf dinen boşandığını söyleyip resmiyette evli ama dinen ayrı gözükmek gibi durumlar birçok sıkıntılara ve istenmeyen hadiselerin yaşanmasına sebep oluyor. Din ve resmiyet ayırımı yapmak ve dinî nikah ya da imam nikahı adı altında gizli saklı ilişkiler yürütmek, din ve aile kavramlarının da zihinlerde kirlenmesine yol açıyor.
Ayrıca eşine böyle "boş ol" gibi söyler söyleyen erkeklere hukuktan da kötü bir haberim var. Böyle sözlerle evliliğe dinen son verip sonra resmiyette de boşanmak için mahkemeye gidildiğinde, kocanın geçmişte söylediği o sözler aleyhine olabilir. Bizzat dinlediğim bir hukukçu diyor ki, mahkeme kocanın bu sözleri söylediğini tespit ederse, boşanma davasında kocayı kusurlu sayabilir. Çünkü bu sözler, dini kullanarak eş üzerinde baskı kurmak, başka bir deyişle, "dinsel şiddet" uygulamak olarak değerlendirilebilir. Bu ise kocayı birtakım tazminatlar ödemeye ve özellikle de boşanma sonrasında süresiz nafaka ödemeye mecbur bırakabilir. Yani o büyük sözleri söylemenin büyük sonuçları var. Hani derler ya, insan ağzındaki sözün sahibidir ama ağzından çıktıktan sonra o sözün esiri olur. Yine boşuna dememişler: "bin düşün, bir söyle!"
Velhasıl büyük sözler söyleyip büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalmaya lüzum yok. Biraz daha sükunetle düşünüp aklı başında hareket etmek lazım.
Herşeyden evvel boşanmak hiç hoş bir şey değil. Ailenin devamı esastır. Sorunlar büyüdüğünde de önce bütün çarelere başvurmalı, gerekirse aile çevresinden akil insanlarla birlikte evliliği yoluna koymaya çalışmalı. Yine de olmuyor ve boşanmaktan başka çare yoksa, gidip bu işi mahkemede çözmek gerekir. Başka yollara tevessül edip meseleyi daha da içinden çıkılmaz hale getirmemeli.
Cenab-ı Allah bütün ailelerimize dünya ve ahirette huzur versin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder