Parayı hangi çevrede kazandıysan, zekatını ve sadakanı da orada dağıtman daha hakkaniyetli olmaz mı?
Çünkü burada iş yaptın, buradaki insanlarla alışveriş yaparak kazandın. İş arkadaşların, müşterilerin, işçin, işverenin... burada. Evinin yapımında, aracının bakımında, yolunun inşasında... buranın insanlarının katkısı var. Kazanırken istifade ettiğin tüm kamu hizmetleri, buradaki insanların vergileriyle sağlandı. Senin ve işyerinin güvenliğini sağlayan bu çevredir. İyi-kötü bugünlere gelmende bu çevre etkili oldu.
Can ve mal güvenliğinin olmadığı bir ülkede yaşasaydın, belki de hiç kazanamayacaktın. Bu güvenli ortam, buradaki insanların yaşam biçimi ve sosyal ortamı sayesinde meydana geldi.
Mallarını biriktirirken buranın insanlarının gözü önünde biriktirdin. Göz hakkı diye bir şey varsa, işte o, tam da buraya yakışırdı.
Velhasıl, senin malında buranın insanının hakkı var. Akrabanın, komşunun, dostlarının, hemşehrilerinin, milletinin hakkı var. Buranın fakirlerinin hakkı var.
Başka yerlere de yardım gönder, lakin, iyi bir hesap yap da, dışarıya gönderdiğinin birkaç katını kendi çevrene dağıt. Böylesi daha iyi olmaz mı?
Velhasıl, senin malında buranın insanının hakkı var. Akrabanın, komşunun, dostlarının, hemşehrilerinin, milletinin hakkı var. Buranın fakirlerinin hakkı var.
Başka yerlere de yardım gönder, lakin, iyi bir hesap yap da, dışarıya gönderdiğinin birkaç katını kendi çevrene dağıt. Böylesi daha iyi olmaz mı?