SABIR YA HACI!

Sosyal medya bazılarımızı çok gergin hale getiriyor. Bazen haklı yere de olsa öfkelenince sınırları aşanlar oluyor. Yanlışlara tepki vereyim derken öfkenin kontrollü olması şart.
Bir sıkıntıyla karşılaşınca, buna karşı takınılacak erdemlerin başında sabır gelir. Zira her durumu dengeleyen farklı bir erdem vardır. Nimetle şükür, musibetle sabır birlikte anılır. Böylece itidal sağlanmış ve sıkıntı olgunlukla karşılanmış olur. Sabır, mümini iman ve itidal çizgisinde tutar. İtidal kaybedildiğindeyse hataların önü açılır.
Sabır, musibeti daha başka musibetlere çevirmemek için uygulanacak bir disiplindir. İçteki üzüntüyü veya öfkeyi tamamen önleyemezse de bunların dışa yansımasına ve uygunsuz davranışlara engel olur.
Tabi ki sabır sırf pasif bir eylem değildir. Birtakım işlerden uzak durma yönüyle pasif, birtakım eylemlere girişme yönüyle aktif bir fonksiyona sahiptir.
Sabırlı kişi, sıkıntının etkisiyle haksızlığa meyletmez, çevreye ve başkalarına zarar vermez, günah sözler söylemez.
Öte yandan sabır, kişinin diğer insanlara karşı hak arama mücadelesine mani olmadığı gibi sıkıntılara karşı çareler üretmesine de mani değildir. Bu nokta sabrın aktif yönüdür. Canını, malını ve dinini korumaya çalışmak Allah’ın emridir. Allah, tüm olayları belli sebeplere bağlamıştır. O sebeplere sarılmak ve makul ölçüde neler yapmak gerekiyorsa onu yapmak gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder