Sokağa çıkma yasağı başlayacak diye dün akşam fırınların, marketlerin önünde izdiham meydana getirenler ve sağlık önlemlerini, sosyal mesafeyi hiçe sayanlar bize gösterdi ki, eğitim kolay iş değil.
Ama bu eğitimi sağlıkçılar yapabilir mi?
Görüldü ki, bu konuda sağlıkçılardan başka bir kesime de ihtiyaç varmış.
Sağlıkçının işi, tedaviyle uğraşmak. Zaten insanlar, sağlıkçılara hayatlarının kısa bir süresinde uğrarlar.
Eğitim ise hayat boyu süren çok uzun soluklu bir iştir ve bunu sayısalcılardan ziyade sosyal bilimciler, eğitimciler yapar. Bir de, öğretmek başka bir şeydir, eğitmek başka bir şey.
Bir insanı adam edebilmek için öğretmenlerinin ve hocalarının göstermesi gereken sabır, sağlıkçının sabrından az değildir. Bir insanın huyunu ve ahlakını değiştirmek, kanındaki şeker seviyesini değiştirmekten hatta bir organını değiştirmekten daha zor.
Kısacası, insanların iradelerini birtakım davranışlara yönlendirmek veya yanlış hareketlerden alıkoymak, tıbbî tedaviden çok farklı bir şey.
İşte bu nedenle toplumdaki salgınla mücadele için sağlık alanındaki uzmanlardan başka ve belki de onlardan önce eğitimcilerin, toplum bilimcilerin ve manevi rehberlerin inisiyatif alması çok önemli.
Allah yâr ve yardımcımız olsun.
11.04.2020
Bilal Esen
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder