ZEKAT PARASINI EŞYAYA DÖNÜŞTÜRMEK

Zamanımızda zekat toplayıp dağıtan vakıf ve derneklerin faaliyetlerine muttali oldukça her adımda çeşitli dinî ve fıkhî sorunlar bulunduğunu görüyoruz. Tarihi tecrübeden yoksun bu kuruluşların alelacele ve düşüncesizce giriştiği işler bir sorun yumağı halinde büyüyor. Akıntıya kapılıp başkaları yapıyor biz de yapalım tavrına girenler, kendilerine bağışta bulunan müslümanların ibadetlerini de tehlikeye atıyorlar.

Mesela şöyle bir olay. Sivil bir kuruluş, falan yerdeki muhtaçlara eşya ve erzak yardımı yapacağım, diye milletten zekat topladı. Bu parayla yiyecek aldı, ekmek aldı, süt aldı, eşya aldı... Nakil sürecinde, bunlardan bir kısmı bozuldu, kırıldı, kiminin son kullanma tarihi geçti, kimi ezildi, kimi büzüldü. Kimini arsızlar yedi, kimini hırsızlar yedi. Yani tamamı fakirlere ulaşmadı. Peki bu durumda bağışçıların zekatları tam ödenmiş oldu mu?

Buna evet demek mümkün değildir. O zekatlar tam ödenmiş olmadı.

Zaten söz konusu kuruluşlar zekat alma hakkı olan kesimlerden değildir. Sadece aracıdırlar. Vekildirler. Aracının  yani vekilin eksik ödemesi durumunda, asıl olan kişi, yani zekat sahibi, zekatını eksik ödemiş oluyor. Eksikliğin telafi edilmesi lazım. O kuruluşun çalışanları, eksilen kısmı ya kendi ceplerinden tazmin etmeli ya da bağışçılara geri dönüp durumu haber vererek, zekatlarınızda eksiklik oluştu, tamamlayın, demeliler. Bu gibi meselelerle sıklıkla karşılaşılmasına rağmen dinî duyarlılık çok zayıf. Bunların dinî hükmünü mesele edinenler çok az sayıda.