Var olma savaşı, yolun başı

Var olma savaşındayız. Can derdine düşmüşüz.Verdiğimiz kavganın neredeyse bütünü maddi varlığımızı korumak için. Oysa bu daha bir başlangıç.
Gelecekte mücadele edilecek o kadar çok şey var ki, milli ve manevi varlığımızı, değerlerimizi korumak ve yaşatmak için.
Yalana dolana, hileye hud'aya, harama, toplumumuzu sömüren faize, yoksulluğa, usulsüzlüklere, görgüsüzlüklere, ırkçılığa ve toplum ahlakını tehdit eden her türlü fuhşiyata karşı birer müslüman olarak vereceğimiz daha çok mücadele var.
Kısacası toplum olarak İslamlaşmamıza daha çok yol var.
Ama ümitliyiz. Çünkü doğru yoldayız.


ÇOCUKLARIMIZ KİMLERİN KÜLTÜRÜ İLE BÜYÜYOR?

"Bir bilimsel çalışmaya göre İngiliz anne babalar çocuklarıyla günde ortalama 8 dakikalık anlamlı konuşma gerçekleştirirken, bu süre Amerikalı anne babalar için sadece 5,5 dakika." (Bkz. Kemal Sayar, Yavaşla, s. 223)
Türkiye ile ilgili henüz sağlam bir istatistik yok. Ama yukarıdakilere yakındır.
PEKİ ÇOCUKLARIMIZ KİMLERİN KÜLTÜRÜ İLE BÜYÜYOR?
ATALARIMIZIN, NİNELERİMİZİN VE DEDELERİMİZİN ÖYKÜLERİNİ, ONLARA KİM AKTARACAK?

Şehitlerimize ve gazilerimize imrenmemek mümkün mü?

Allah yolundaki mücadelede;
  • maruz kalınan her bir susuzluk için,
  • her bir yorgunluk için,
  • her bir açlık için,
  • kâfirleri öfkelendirecek biçimde atılan her bir adım için,
  • düşmana karşı elde edilen her bir başarı için,
  • yapılacak en ufak bir infak için
  • katedilecek her bir yol için
ayrı ayrı sevap vardır.
Allah, iyilerin emeğini asla boşa çıkarmaz.
(Bkz. Tevbe Süresi 120 ve 121. ayetler)